Yıllar önce tıp fakültesinde öğrenciyken, bu yola insanları daha mutlu etmek için çıktığımı biliyordum. Yeniliklere açık, araştırmacı ve meraklı kişiliğim sayesinde o dönemlerde Türkiye’de pek bilinmeyen medikal estetik dalıyla tanıştım. Doğru bildiğim yolu takip ettim ve bu yol beni, Agora Milano Estetik Okulu’na kadar taşıdı. Orada en iyilerin öğrencisi olma ve çalışma şansı buldum. Halen her yıl düzenlenen Uluslararası Milano Medikal Estetik Tıp Kongresi’nin bilim kurulu üyeliğini sürdürüyorum.
Medikal estetik, insan sağlığının bir parçası olan dış görünüşünün, dolayısıyla da psiko-fizik dengesinin sağlanmasında ameliyatsız yöntemlerin tercih edildiği bir tıp dalı. Saç dökülmesinin önlenmesinden yüz gençleştirmeye, kırışıklık gidermeden cilt sıkılaştırmaya, leke ve iz tedavilerinden dolgu maddeleri ve botoks uygulamalarına hatta zayıflama, selülit tedavisi ve istenmeyen tüylerden kurtulmaya kadar uzanan çok geniş bir alanı kapsıyor.
Seneler önce Türkiye’de Medikal Estetik kavramının yerleşmesinde ve gelişmesinde öncü olan biriyim. Estetiği, “Doğayı taklit etme sanatı” olarak tanımlıyorum. İşimi yaparken, çeyrek asırlık tıp doktorluğu bilgi ve tecrübemi, sanata olan ilgimle harmanlamaya çalışıyorum. Sanatsever bir ailede büyüdüm, sanata olan ilgim İtalyan Lisesi sıralarında aldığım eğitimle daha da pekişti ve gelişti. Hastalarım bana ilk geldiklerinde estetik beklentilerini dinlerim ve daha en başta şunu söylerim; “Senin isteklerinle örtüştürmeye çalışırım ama son sözü ben söylerim.” Bunu yapmaktaki amacım, abartıya kaçmadan, kişinin doğal görüntüsü ile uyumlu, güzelliğini, gençliğini ve tazeliğini uzun süre koruyabilmesini sağlayacak tedaviler sunmaktır.
Hastalarımı halen, Etiler Nispetiye Caddesi’ndeki polikliniğimde kabul ediyorum. Konularında uzman, benim vizyonumu ve ilkelerimi özümsemiş, genç, yetenekli, yeniliklere açık, bilgili, enerjik bir ekip ile birlikte çalışıyorum.